Değerli Kuyumcukent üyeleri;
Kapalıçarşı’nın, Nuruosmaniye’nin tarihi hanlarının ardından modern mimarinin en son teknikleriyle inşa edilmiş Kuyumcukent’te çalışacak olmanızdan dolayı büyük bir mutluluk duydum. Çünkü Eminönü’nün tarihi ve kültürel dokusu artık imalathaneleri kaldıramıyor. Böyle çağdaş bir binada, her türlü altyapının sunulduğu bir ortamda üretimin dava verimli olacağı, rekabet imkanının daha da yükseleceği kesindir.
Son yıllarda yaşanan gelişmelerle dünya ölçeğinde iş yapmaya başlayan kuyumcularımızın, tarihi yarımadada moda ve tasarım ofisleriyle hizmet üretmesi en doğru model olacaktır. Kuyumcukent’e taşınırken Eminönü’nde bulunan ofislerinizi de çalıştırmayı ihmal etmeyeceğinizi biliyorum. Dünya çapındaki tasarımcılar, üç medeniyetin beşiği Eminönü’nden ilham alacaklar ve yine burada ürünlerini geliştireceklerdir. İnanıyorum ki, Kapalıçarşı’nın ve Nuruosmaniye’nin kuyumcu galerileriyle birlikte tasarım ofisi olarak da kullanılması sektöre yeni bir vizyon, yeni bir güç kazandıracaktır.
Biraz da Kuyumcukent’i ziyaretimden bahsetmek istiyorum. Zaten çok yakın bir çalışma içerisinde bulunduğumuz arkadaşlarla bir Cuma namazı sonrası buluşup, gezdik. Birlikte yenen yemeğin ardından Kuyumcukent’in kendi içinde bir dünya olan binasını inceledim. Arkadaşlardan aldığım bilgi çerçevesinde, kısa sürede buranın sadece Ortadoğu’nun ve Balkanlar’ın değil çok daha geniş bir coğrafyanın takı ve kuyumculuk merkezi olacağına hiç şüphem yok. Ülkemizin dünyanın her yerinde rekabet edebilen müteşebbislere ihtiyacı çok fazla. Birlik ve beraberlik içinde bu hedefe ulaşmaya çalışalım.
Son olarak Kuyumcukent’in sektöre, ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum.
Saygılarımla…